Saç kaybının en önemli sebeplerinden biri genetik özelliklerdir. Fakat travmatik yaralanmalar sonrası veya çeşitli tıbbi rahatsızlıklar sonucunda ilerleyen yaş ile birlikte de saç kaybı oluşabilmektedir. Sebebi her ne olursa olsun, vücutta yeterli saç kökü olan herkeste saç ekimi başarılı bir şekilde gerçekleştirilebilmektedir. Sadece kafa derisi değil kaş, bıyık ya da sakal gibi vücutta kıl olan bütün bölgelerdeki kayıplarda da ekim metodu başarılı bir şekilde uygulanabilmektedir.
Saç dökülmesi erkek tipi olan bütün hastalara uygulanabilir. Bu tip saç dökülmesi, erkeklik hormonunun saçı üreten hücreleri öldürmesi ile kendini gösterir, saç önce incelir ardından uzamamaya başlar, en sonunda da dökülür. Bunun çözümü de saç ektirmektir.
Burada belirleyici olan dökülme şeklidir. Deri görünür durumda ise o bölgede yoğunluk yüzde ellinin altına düşmüştür. En etkili tedavi saç ekimidir.
Saç dökülmesinin bitip bitmemiş olması en önemli göstergedir. Erkek tipi saç dökülmesi ömür boyu devam eden bir süreçtir. 39-40’lı yaşlardan sonra dökülme yavaşlar. Bu yüzden bu yaşların altındaki hastalara ikinci veya üçüncü seanslar gerekebilir.
Üç veya beş saattir. Eğer hasta, çevresinin bunu bilmesini istemiyorsa 10 günlük zamana ihtiyaç duyulabilir. Bu tür bir endişe söz konusu değilse iki günde günlük hayatına dönebilir.
Operasyon sonunda saç ekim alanında kırmızı renkte kabuklanmalar görülebilir. Bunu günde bir defa başın yıkanmasıyla önlemek mümkündür. Yedi ila on günde de kabuklar dökülüp ekilen alanı iyileşir. Kabuklarla birlikte ekilen saçlar da dökülür, 15 gün veya bir ay içinde de ekim öncesi görünüme döner. Daha sonraki dönemde üç ay kadar herhangi bir değişiklik görülmez. Yeni saçlar üç ay sonra yavaş yavaş çıkar; her ay yüzde 10’luk bir artış olur. Ekilen saçların yüzde 90’ı dokuzuncu ayda, tamamı da bir senede çıkar.
Operasyon lokal anestezi altında yapıldığından risk mevzubahis değildir. Operasyon sonrası sağlığı olumsuz etkileyebilecek hiçbir yan etki görülmez.
Saç dökülmesinin devam edip etmemesine ve ekim alanının büyüklüğüne bağlı olarak birden çok seansa ihtiyaç duyulabilir.
Bu, tamamen tekniğe bağlı bir durumdur. Kullanılan greftlerin büyüklüğü ve yönleri sonuca etki eder. Greftler, saçın doğal çıkış şekline uygun yönde ve büyüklükte yerleştirilmişse sonuç memnuniyet verici olur.
Saç klonlaması üzerine çalışmalar devam etmekle birlikte; erkek tipi saç dökülmesinin bu aşamadaki en etkili tedavisi saç ekimidir. Eğer klonlama çalışmaları başarılı olursa saçlı deriden alınacak birkaç saç folikülü, laboratuvar ortamında çoğaltılarak kısaltma olmadan saçsız alana ekim yapmak söz konusu olabilir.
Bir insan kafa derisi ortalama 40.000 ile 60.000 arası saç teli barındırır. 25 yaşındaki bir insanın kafasında santimetrekare başına 200 adet saç bulunur, ancak 30-50 yaş arasına gelindiğinde bu sayı 90-150 arasına geriler.
Saç kaybı erkek kadın ayırt etmeksizin yaşanabilecek bir problemdir, lakin erkeklerde görülme olasılığı çok daha yüksektir. 25 yaşına gelen erkeklerin %25’inde saç kaybı başlar, saçlar kısmen de olsa dökülmeye başlar. 50 yaşına gelindiğinde ise bu sayı %50’ye çıkar.
Bir insanın saçını tararken ya da yıkarken 40-70 arası saç dökülmesi gayet normaldir.
İlerleyen tıp teknikleri ve FUE saç ekimi tekniği sebebiyle artık acısız ve ağrısız bir biçimde saç ekimi işlemi uygulanabilmektedir.
Ekilmiş saçlar da tıpkı kendi saçlarınız gibi sizin doğal saçlarınıza dönüşür. Herhangi bir özel bakım gerektirmeksizin yıkanabilir, taranabilir, kurutulabilir ve şekil verilebilir. Herhangi bir fark yoktur.